Conclusions
The GLS inhibitor IN-3 may be a potent anti-cancer agent in prostate cancer by demonstrating its differential effect between cancer and normal cells. Further studies are warranted to elucidate its drug potential in prostate cancer. Amaç: Bu çalışma yeni bir glutaminaz (GLS) baskılayıcı olan IN-3’ün prostat kanseri hücrelerinde kanser karşıtı etkisini değerlendirmeyi amaçlamaktadır. Yöntemler: IN-3’ün hücre canlılığına etkisi kristal viyole boyaması ile incelenerek PC-3 ve LNCaP prostat kanseri hücrelerinde ve normal fibroblastik CCD1072sk hücrelerinde IC50 değerleri hesaplanmıştır. GLS izoformlarının ekspresyon düzeyleri gerçek zamanlı polimeraz zincir reaksiyonu ile belirlenmiştir. C-Bioportal veri bankasından metastatik prostat kanseri verileri indirilerek GLS izoformlarının ekspresyonları analiz edilmiştir. Bulgular: LNCaP, PC-3 ve CCD1072sk için IC50 değerleri sırasıyla 2,13, 6,14 ve 15,39 μM’dır. LNCaP hücrelerinde 1 ve PC3 hücrelerinde 2 μM gibi düşük dozlarda bile IN-3’ün doz bağımlı etkisi belirgindir ve IN-3’ün büyüme karşıtı etkisi 0,0001’in altında p-değeri ile yüksek derecede anlamlıdır. PC-3 hücrelerinin 10 μM IN-3 ile muamelesi sonrası GLS1’in böbrek tipi GLS izoformunun ekspresyonu artarken GLS2 ekspresyonu değişmemiştir. Metastatik ve lokalize prostat kanseri örneklerinin karşılaştırılması göstermiştir ki; GLS1 sadece primer prostat kanseri örneklerinde değil metastatik prostat kanseri örneklerinde de yüksek düzeyde eksprese edilmektedir. GLS1 ekspresyonu 0,001’in altında p-değeri ile GLS2 ekspresyonundan anlamlı şekilde yüksektir. Sonuçlar: GLS baskılayıcı IN-3 normal ve kanser hücrelerinde farklı etki göstermesi sebebiyle önemli bir kanser karşıtı ajan olabilir. Prostat kanserinde ilaç olma potansiyelinin ortaya çıkarılması için daha ileri çalışmalar yapılması gerekmektedir.
Methods
The cell viability upon IN-3 treatment was examined using crystal violet staining and IC50 values were calculated for cancer cell lines PC-3 and LNCaP and normal fibroblasts CCD1072sk. The expression levels of GLS isoforms were determined by real-time polymerase chain reaction after IN-3 treatment. The metastatic prostate cancer dataset was downloaded from C-Bioportal and the expressions of GLS isoforms were analyzed.
Objective
This study aimed to evaluate anti-cancer potential of a novel glutaminase (GLS) inhibitor IN-3 in prostate cancer cells.
Results
The IC50 values of IN-3 for LNCaP, PC-3 and CCD1072sk were 2.13, 6.14 and 15.39 μM respectively. The dose dependent effect of IN-3 was evident even in low concentration with 1 μM in LNCaP and 2 μM in PC-3 and these anti-proliferative effects of IN-3 were highly significant with p-values lower than 0.0001. The treatment of PC-3 cells with 10 μM IN-3 elevated the expression of kidney type GLS isoform of GLS1 but not GLS2. Comparison of metastatic and localized prostate cancer tissues showed that GLS1 was highly expressed not only in primary but also in metastatic prostate cancer tissues. GLS1 expression was significantly higher than GLS2 expression with p-values lower than 0.001. Conclusions: The GLS inhibitor IN-3 may be a potent anti-cancer agent in prostate cancer by demonstrating its differential effect between cancer and normal cells. Further studies are warranted to elucidate its drug potential in prostate cancer. Amaç: Bu çalışma yeni bir glutaminaz (GLS) baskılayıcı olan IN-3’ün prostat kanseri hücrelerinde kanser karşıtı etkisini değerlendirmeyi amaçlamaktadır. Yöntemler: IN-3’ün hücre canlılığına etkisi kristal viyole boyaması ile incelenerek PC-3 ve LNCaP prostat kanseri hücrelerinde ve normal fibroblastik CCD1072sk hücrelerinde IC50 değerleri hesaplanmıştır. GLS izoformlarının ekspresyon düzeyleri gerçek zamanlı polimeraz zincir reaksiyonu ile belirlenmiştir. C-Bioportal veri bankasından metastatik prostat kanseri verileri indirilerek GLS izoformlarının ekspresyonları analiz edilmiştir. Bulgular: LNCaP, PC-3 ve CCD1072sk için IC50 değerleri sırasıyla 2,13, 6,14 ve 15,39 μM’dır. LNCaP hücrelerinde 1 ve PC3 hücrelerinde 2 μM gibi düşük dozlarda bile IN-3’ün doz bağımlı etkisi belirgindir ve IN-3’ün büyüme karşıtı etkisi 0,0001’in altında p-değeri ile yüksek derecede anlamlıdır. PC-3 hücrelerinin 10 μM IN-3 ile muamelesi sonrası GLS1’in böbrek tipi GLS izoformunun ekspresyonu artarken GLS2 ekspresyonu değişmemiştir. Metastatik ve lokalize prostat kanseri örneklerinin karşılaştırılması göstermiştir ki; GLS1 sadece primer prostat kanseri örneklerinde değil metastatik prostat kanseri örneklerinde de yüksek düzeyde eksprese edilmektedir. GLS1 ekspresyonu 0,001’in altında p-değeri ile GLS2 ekspresyonundan anlamlı şekilde yüksektir. Sonuçlar: GLS baskılayıcı IN-3 normal ve kanser hücrelerinde farklı etki göstermesi sebebiyle önemli bir kanser karşıtı ajan olabilir. Prostat kanserinde ilaç olma potansiyelinin ortaya çıkarılması için daha ileri çalışmalar yapılması gerekmektedir.
